باب: نزع
الماء من
البئر حتى
يروى الناس.
28. RÜYADA İNSANLAR SUYA KANINCAYA KADAR KUYUDAN SU ÇEKİP
ÇIKARMA
رواه أبو
هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم.
Ebu Hureyre, Nebi s.a.v.'den nakletmiştir.
حدثنا يعقوب
بن إبراهيم بن
كثير: حدثنا
شعيب بن حرب:
حدثنا صخر بن
جويرية: حدثنا
نافع: أن ابن
عمر رضي الله
عنهما حدثه
قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (بينا
أنا على بئر
أنزع منها إذ
جاء أبو بكر
وعمر، فأخذ أبو
بكر الدلو،
فنزع ذنوباً
أو ذنوبين،
وفي نزعه ضعف،
فغفر الله له،
ثم أخذها ابن
الخطاب من يد
أبي بكر،
فاستحالت في
يده غرباً،
فلم أر
عبقرياً من
الناس يفري
فريَّه، حتى
ضرب الناس
بعطن).
[-7019-] İbn Ömer'in nakline göre Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Ben bir kuyu üzerinde bulunup, ondan (kova ile) su
çıkarmakta olduğum sırada birden yanıma EbU Bekir ile Ömer geldi. Bunun üzerine
EbU Bekir kovayı aldı, bir veya iki dolu kova su çekti fakat onun su çekişinde
biraz ku vvetsiz görünüyordu. Allah EbU Bekir'i mağfiret etsin. Sonra onu Ebu
Bekir'in elinden Ömer b. el-Hattab aldı ve bu kova Ömer'in elinde büyük bir
kovaya dönüştü. Ben insanlardan onun gördüğü işi görebilecek kuvvette bir kişi
göremedim. Sonunda insanlar o meydanı develerin su kaynağı yakınındaki dinlenme
yeri edindiler. "
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Rüyada insanlar suya kanıncaya kadar kuyudan su çekip
çıkarma." Başlıkta geçen "t)''' sulama maksadıyla kuyudan su
çıkartmak demektir. "Ben bir kuyu üzerinde bulunup, ondan (kova ile) su
çıkarmakta olduğum sırada ... " Yani kova gibi bir aletle kuyudan su
çıkardığı m sırada. "Fakat onun su çekişinde biraz kuvvetsiz
görünüyordu" Bu hadisin açıklaması ve yorumundaki ihtilafların beyanı
Ömer'ın Menakıb'ı bölümünde Nebilik alametleri başlığı altında geçmişti.
"Sonra onu EbU Bekir'in elinden Ömer b. el-Hatta b
ald!." İfade burada bu şekildedir. İmam Buhari benzer ifadeyle Ebu
Bekir'in o kovayı Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elinden aldığını
zikretmemiştir. Bunda Hz. Ömer'in hilafete Ebu Bekir'in kendisine ricası üzere
geleceğine işaret vardır. Ebu Bekir'in durumu ise böyle değildir. Çünkü onun
hilafeti Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in açık bir emri ile olmamıştı, fakat
bu açıkça söylemeye yakın izler taşıyan birçok işaretlerle gerçekleşmişti.
"Bu kova Ömer'in elinde büyük bir kovaya dönüştü."
Yani kova büyük bir kova haline geldi. Dilbilginleri "........"
kelimesinin sığır derisinden yapılmış büyük kova anlamına geldiğini
belirtmişlerdir.
"Ben insanlardan onun gördüğü işi görebilecek kuvvette bir
kişi göremedim." Ebu Ömer eş-Şeybfmi şöyle demiştir: Arapçada
"abkariyyu'l-kavm" topluluğun efendisi, güçlüsü, büyüğü demektir.
elFarabi ise şu görüşü ileri sürmüştür:
Erkeklerden "i..Ş,H-" kendisinden daha üstünü olmayan
"deha kişi" demektir. el-Ezherı ise ",H-" kelimesinin çölde
bir yer olduğunu ileri sürmüştür. ,H- kelimesinin rengarenk dokunmuş halıların
imal edildiği bir yer olduğu söylenmiştir. Kelime, kaliteli ve üstün olan her
şey hakkında kullanılmıştır.
"Sonunda insanlar o meydan ı develerin su kaynağı
yakınındaki dinlenme yeri edindiler." Hadisteki "darabe",
develer dinlenme yerine geldi ve çöktü demektir. "el-Atan", insanlar
açısından vatan ne ise deve için odur. Ancak daha çok develerin havuzun
etrafında çöktükleri yer anlamında kullanılmıştır. Kadı lyaz şöyle der:
Hadisin zahirine göre maksat, Hz. Ömer'in halifeliğidir.
Bazıları her ikisinin halifeliği olduğunu söylemişlerdir. Çünkü Hz. Ebu Bekir,
ilkin mürtedleri etkisiz hale getirmek suretiyle öncelikle Müslümanların iki
yakasını bir araya getirmiş ve fetihler onun zamanında başlamıştır. Sonra
halifelik görevini Ömer' e devretmiştir. Ömer'in halifeliği döneminde fetihler
çoğalmış, İslam'ın nüfuzu genişlemiş ve kaideleri istikrar kazanmıştır.
Bir başkası şöyle demiştir: Kovanın Hz. Ömer'in elinde büyümesi
fetihlerin onun zamanında çoğalması demektir. '........." fiilinin manası,
olduğundan daha büyük bir hale dönüştü demektir. Nevevı şöyle der: Tabirciler
bu rüya her iki halifenin salih kraatlarının ortaya çıkması ve insanların
bundan yararlanması gibi şeylerin misalidir demişlerdir. Bütün bunlar Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem' den alınmıştır. Zira o işin sahibidir. O bu görevi
en mükemmel bir biçimde yapmış ve dinin kaidelerini yerleştirmiştir.
Sonra yerine Hz. Ebu Bekir geçmiş, mürtedlerle savaşmış, onların
kökünü kazımıştır. Ardından Hz. Ömer halife olmuş ve onun zamanında İslam
dünyası genişlemiştir. Müslümanların durumları büyük bir kovaya benzetilmiştir
ki içinde onların hayatları ve iyiliklerini sağlayan su bulunmaktadır. Hz. Ebu
Bekir de halkı için o kovadan su çeken kişiye benzetilmiştir. Onun sulaması,
halkın menfaatlerini temin etmesi demektir. '\;.r.l=beni rahatlatmak için"
ifadesi, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in vefatından sonra Hz. Ebu
Bekir'in hilafetine işaret etmektedir. Çünkü ölüm dünyanın tasası ve
yorgunluğundan rahata ermek anlamına gelir.
Ondan sonra Hz. Ebu Bekir ümmetin işlerini çekip çevirmek ve
onların sıkıntılarını üstlenmek üzere göreve gelmiştir. "Onun su çekişinde
biraz kuvvetsizlik görünüyordu" ifadesi Ebu Bekir'in faziletini düşürme
anlamına değildir. Bu, onun halifelik müddetinin kısalığını belirtmek içindir.
Hz. Ömer'in halifeliğine gelince, hilafeti uzun olduğu için insanlar daha çok
yararlanmışlar, İslam dairesi birçok fetihle genişlemiş, birçok şehirler
kurulmuş ve divanlar oluşturulmuştur.
"Allah EbU Bekir'i mağfiret etsin" ifadesi onun
değerini eksiltme anlamında olmadığı gibi günah işlediğine işaret de
etmemektedir. Bu, Arapların ifadelerini pekiştirmede kullandıkları bir
kelimedir. Hadis-i şerif Hz. Ebu Bekir ve Ömer'in halife olacaklarını,
halifeliklerinin sahih ve kendilerinden yararlananların çok olacağını
bildirmektedir. Nitekim tıpkı Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in dediği gibi
olmuştur.
باب: نزع
الذنوب
والذنوبين من
البئر بضعف.
29. RÜYADA KUYUDAN ZAYIF BİR ÇEKİŞLE BİR VEYA İKİ KOVA DOLUSU SU
ÇEKME
حدثنا أحمد
بن يونس:
حدثنا زهير:
حدثنا موسى، عن
سالم، عن أبيه،
عن
رؤيا النبي
صلى الله عليه
وسلم في أبي
بكر وعمر قال:
(رأيت الناس
اجتمعوا،
فقام أبو بكر فنزع
ذنوباً أو
ذنوبين، وفي
نزعه ضعف،
والله يغفر
له، ثم قام
ابن الخطاب،
فاستحالت
غرباً، فما
رأيت في الناس
من يفري
فريَّه، حتى
ضرب الناس
بعطن).
[-7020-] Salim'in babasından Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'in, Ebu Bekir ve Ömer'i rüyasında gördüğüne dair naklettiği hadiste
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle anlatmıştır:
"Ben rüyamda insanları (bir kuyu başında) toplanmışlar
gördüm. O sırada EbU Bekir kalktı. Bir veya iki kova su çekti, fakat EbU
Bekir'in su çekmesinde bir zaaf vardı. Allah EbU Bekir'i mağfiret etsin! Bundan
sonra Ömer kalktı. Kova Ömer'in elinde büyük bir kovaya dönüştü. Artık ben
insanlar içinde Ömer'in çektiği gibi su çekecek kuvvetli bir kişi göremedim.
Sonunda insanlar o meydanı develerin su kaynağı yakınındaki dinlenme yeri
edindiler.
حدثنا سعيد
بن عفير:
حدثني الليث
قال: حدثني عقيل،
عن ابن شهاب:
أخبرني سعيد:
أن أبا هريرة
أخبره:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال:
(بينا أنا
نائم، رأيتني
على قليب،
وعليها دلو،
فنزعت منها ما
شاء الله، ثم
أخذها ابن أبي
قحافة، فنزع
منها ذنوباً
أو ذنوبين،
وفي نزعه ضعف،
والله يغفر
له، ثم
استحالت
غرباً، فأخذها
عمر بن
الخطاب، فلم
أر عبقرياً من
الناس ينزع
نزع عمر بن
الخطاب، حتى
ضرب الناس
بعطن).
[-7021-] Ebu Hureyre'nin nakline göre Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Uyuduğum bir sırada kendimi duvarı örülmemiş bir kuyu
başında gördüm. Kuyunun üzerinde bir kova bulunuyordu. Ben hemen o kuyudan
Allah'ın dilediği kadar su çıkardım. Sonra kovayı Ebu Kuhafe'nin oğlu aldı, o
da dolu olarak bir veya iki kova su çekti. Onun çekişinde bir zaaf vardı. Allah
onu mağfiret eylesin! Sonra o kova, olduğundan daha büyük bir kova haline
dönüştü. Bu sefer onu Hattab oğlu Ömer aldı. Artık ben insanlardan Ömer b.
el-Hattab'ın çekişi gibi kusursuz su çeker hiçbir abkari (ulu,güçlü ve deha
kişi) görmedim. Nihayet insanlar su yöresinde olan otlaklarına istirahata
çekildiler."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Rüyada kuyudan zayıf bir çekişle bir veya iki kova dolusu
su çekme." Yani su çekmede zaafla birlikte su çekme. Hadis-i şerife göre
rüyasında bir kuyudan su çektiğini görmek, büyük bir göreve gelmeye delalet eder.
Bunun süresi kuyudan çekilen suyun azlığına ve çokluğuna göre değişir. Bazen
kuyu, kadın, ondan çıkarılan su, evlat olarak tabir edilir. Tabircilerin esas
aldıkları budur. Tabirciler, bundan önceki görüşün ötesine geçmemişlerdir.
İtimat edilmesi uygun olan odur, fakat tabirde kuyudan su çekenin hali göz
önüne alınır. Doğruyu en iyi Yüce Allah bilir.
باب:
الاستراحة في
المنام.
30. RÜYADA İSTİRAHAT ETME
حدثنا إسحق
بن إبراهيم:
حدثنا عبد
الرزاق، عن معمر،
عن همَّام:
أنه سمع أبا
هريرة رضي
الله عنه يقول:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (بينا
أنا نائم،
رأيت أني على
حوض أسقي
الناس،
فأتاني أبو
بكر فأخذ
الدلو من يدي
ليريحني،
فنزع ذنوبين
وفي نزعة ضعف،
والله يغفر
له، فأتى ابن
الخطاب فأخذ
منه، فلم يزل
ينزع حتى
تولَّى
الناس، والحوض
يتفجَّر).
[-7022-] Ebu Hureyre'nin nakline göre Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle anlatmıştır:
"Uyuduğum bir sırada kendimi bir havuz başında insanları
sularken gördüm. Derken yanıma EbU Bekir geldi ve beni rahatlatmak için elimden
kovayı alıp, iki kova su çekti. Onun çekişinde bir zaaf vardı. Allah onu
mağfiret eylesin! Ardından Hattab'ın oğlu Ömer geldi ve ondan kovayı aldı.
Artık o kuyudan su çıkarmaya devam etti. Nihayet insanlar arkalarına döndüler,
havuz ise hala su kaynayıp duruyordu. "
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Rüyada istirahat etme." Tabirciler şöyle derler:
Rüyasında istirahat eden kimse, kafası üzere yatmışsa durumu güçlenecek ve
dünya elinin altında olacak demektir. Çünkü yeryüzü üzerine yaslanılacak en
güçlü zemindir. Yüzükoyun yatmak ise böyle değildir. Çünkü kişi bu durumda
arkasında ne olduğunu bilemez. İmam Buhari bu konuda Hemmam'ın Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in rüyasında kova gördüğü şeklindeki Ebu Hureyre hadisine yer
verir. Bu hadisten çıkan sonuçlar bundan önceki hadisin açıklamasında geçmişti.